TRABZONLU MISTIK İLE ÇORUMLU ŞÜKRÜŞ’ÜN EŞEKLE YOLCULUĞU

Trabzonlu Mıstık, baharda Çorum Alaca İlçesi Kalecikkaya’da  yaşayan asker arkadaşı Çorumlu Şükrüş’ü  ziyaret eder. Yeyip içip sohbetten sonra Şükrüş,  “Mıstık, benim Karakaçan ile yazı yabana gidelim. Baharın yeşilliğini seyredelim. Temiz havasını teneffüs edelim.” der.

Karakaçana binerler. Şükrüş önde, Mıstık arkada imiş. 

Aheste aheste köyün çayırlarından Alimpınar’a doğru yol almaya başlarlar. Altlarındaki Karakaçan çok deli dolu imiş. Bunu çok iyi bilen Şükrüş Mıstık’a bir numara çekeyim der ve elindeki nodulu Karakaçan ‘a dürter. Eşek birden parlayıverir.

Şükrüş ‘ün belinden sıkı tutmayan ve ilk defa eşeğe binen Mıstık, nodulu yiyen eşek arka ayaklarını birden kaldırması ile sırt üstü yere düşer. Düşerken de ondan okkalı bir çifte yer...

Şükrüş, Mıstık’ın düştüğünü görür, içinden güler ama bu sefer de eşeği durduramaz. Eşek daha hızlanarak koşmaya devam eder. Şükrüş, Mıstık’a bağırarak:

“Ula Mıstık! Sen düştün, çifteyi yedin kurtuldun, sıkıntı biz de kaldı.” der.