Sevgili Dostlarım, Pof. Seyyid Kutub’un, Hikmet Yayınlarınca yayımlanmış “Fîzılâl-Îl-Kurân “ Tefsirinin 7. Cildini iki gün önce ( Koronavirüs yüzünden eve kapanmayı fırsat bilerek,) bitirmeyi Rabbim nasip etti. Bu Tefsirin 554 ve 555 sayfalarında, Yunus Süresinin 31. Ayetindeki “DİRİYİ ÖLÜDEN ÇIKARAN, ÖLÜYÜ DE DİRİDEN ÇIKARAN KİMDİR?” sözlerinin tefsiri çok hoşuma gitti. Sizlerle paylaşmak istiyorum.

 AYET’İN TEFSİRİ:

“Onlar “Sakini” ölü, hareket edeni diri sayıyorlardı. Bu sualin medlûlünü (anlamı), bitkinin tohumdan, tohumun bitkiden, civcivin yumurtadan yumurtanın civcivden çıkışı şeklinde müşahede ediyorlardı.

Bu onlar için tuhaftı, hayret vericiydi. Esasen bu hadiseler gerçekten acaipti. Bilhassa, tohum ve yumurta gibilerin ölüler sırasında değil, dirilerin safında olduğu anlaşıldıktan sonra. Öyle ya bunlar hayatın şartlarını ve potansiyel hayatı bünyelerinde taşıyorlardı. Hayatın; bütün şartlarıyla, irsen intikal eden hususiyetleriyle, renkleri ve diğer evsafiyle, yumurta ve tohum gibi şeylerin mevcudiyetinde gizlenmiş olması şaşkınlık üstüne şaşkınlık yaratacak bir sanat eseridir. Ki bu eseri, ilâhî kudret meydana getirmiştir.

Tohum ile çekirdeğin karşısında şöyle bir durup, bunlardan bitkilerin ve ağaçların çıktığını görmek, yumurta ve hormonlar üzerinde durup, kuşlar ve insanların bunlardan çıktığını düşünmek; şüphesiz ki hayatın ibret verici ve ürpertici hususiyetlerini görmeye kâfidir!

Başak, tohumun neresinde gizlenmiştir? Sap ve saman neresine sığmıştır?  Ya o gövde, filizler, yapraklar !!. Bütün bunları düşünmek ?!

Meyvelerin yemişi, çekirdeğin neresindedir? Kabuğu, göklere tırmanan gövdesi, dalları, budakları, lifleri neresinde? Ya tadı; rengi kokusu, yeşili neresinde gizlenmişti?..

Yumurtanın neresindeydi ki civciv çıkıverdi? Ya kemikleri, etleri, tüyleri, telekleri, çeşit çeşit renkleri, benekleri, kanat çırpıştırıp ötmeleri ?!! Bütün bunlar nerede gizliydi?

Akıllara durgunluk veren beşer varlığı, yumurtacığın neresindeydi? Ya sîması, çeşitli iklim ve boylardan gelerek mazinin derinliklerine gömülen neslinin, çehresine intikal eden yüz hatları, ses titreşimleri, bakışlardaki karakter,  tavır ve hareketler, refleksler, cinsiyet, âile, ana ve babadan intikal eden karakterler, çehre ve benler…Bütün bunlar nerede gizliydi?!

Hayretler içinde kalan kişinin şaşkınlığına son vermek için birbirine bağlı olarak uzayıp giden bu âlem; “filizlerin, çekirdeklerin, yumurta ve yumurtacıkların içinde gizlidir” demek kâfi midir?  Meselenin Allah’ın kudret ve iradesine bağlanmasından başka türlü bir tevil ve izah yolu var mıdır?

Bugün beşer, ölüm ve hayatın sırrını keşfetmeye devam ediyor. Ölüden dirinin, diriden de ölünün çıkarılmasını daha iyi anlıyor. Maddelerin ölüye ya da diriye dönüştüğünün anlaşılması; sualin sahasını, mana ve şümûlünü (içine alma, kapsamı)  her gün her saat biraz daha genişletiyor. 

Yemeğin ateşte pişirilerek ölüye dönüşmesi, daha sonra vücutta kana karışarak diriye dönüşmesi, giderek yavaş yanma neticesi tekrar ölüye dönüşüp nefes yoluyla veya diğer yollardan ifraz edilmesi gibi hadiseler, ilim ilerledikçe şaşkınlığı arttıran mucize ve bilinmezliklerdir…. 

Bu hadiseler gece gündüz demeden her saat, her lâhza vuku bulmakta devam eder. Esasen hayat, akıl ermez muamma olarak beşer varlığına müessir hitabını yöneltiyor. Bu hitap istifham işaretiyle doludur. Bu istifhamlara cevap vermenin tek çaresi, Allah’ü Teâlâ’nın varlığını kabul etmek ve hayatı O’nun hibe ettiğine inanmaktır!

…………………………………………………………….O……………………………………………………………………..

Bugünleri Dünyayı ve ülkemizi kasıp kavuran Koronavirüs yüzünden insanlar ölüyor. Bu virüsün henüz ilacı ve aşısı tespit edilmediğinden bir çok ülke şaşırmış ve ne yapacağını bilemez halde. Rabbim en kısa zamanda dünyamızı  bu salgın ve öldürücü mikroptan bizleri kurtarsın.

Kalın  sağlıcakla. Cumanız mübarek olsun.

Not:

Prof. Seyyid Kutup Fîzılâl-Îl- Kurân-ı Sayfa:553 , Hikmet Yayınları, Yunus Süresi 31. Ayetin meali;

De ki: "Gökten ve yerden size rızık veren kimdi? Kulak ve gözlere hükmeden kimdir? Diriyi ölüden çıkaran, ölüyü dediriden çıkaran kimdir? Her işi düzenleyen kimdir. Onlar “Allah’tır.” Diyecekler. “O halde O’na karşı gelmekten sakınmaz mısınız?” de!..

Bu ayet Diyanet İşleri Kur’an-ı Kerim Mealinde Yunus Süresi 30. Ayette Meali;

De ki :”Sizi gökten ve yerden kim rızıklandırıyor? Ya da işitme ve görme yetisi üzerinde kim mutlak hakimdir? Ölüden diriyi, diriden ölüyü kim çıkarıyor? İşleri kim yürütüyor?" "Allah" diyecekler. De ki: "O halde Allah'a karşı gelmekten sakınmayacak mısınız?"